Hıdrellez kutlamalarının binlerce yıla dayanan bir geçmişi vardır. Balkanlar ve Akdeniz’den Orta Doğu’ya, Kafkaslar’dan Orta Asya’ya kadar birçok toplumun kültüründe yer alan bir olaydır. Halk takvimine göre 8 Kasım’dan 5 Mayıs’a kadar geçen süre Kasım Günleri olarak bilinen kış mevsimini oluşturur. 6 Mayıs’tan 7 Kasım’a kadar geçen sürede de Hızır Günleri olarak bilinen yaz mevsimi yaşanır. Bu nedenle 5 Mayıs akşamı kış mevsiminin bitip yaz mevsiminin başlaması anlamına gelir. Halk arasındaki yaygın inanışa göre Hızır ile İlyas’ın buluştukları zamandır. Adı da buradan, Hızır ve İlyas’ın birleşiminden gelir. Hızır ile İlyas’ın insanları, doğayı, iyiliği ve cömertliği sevdiğine, bereketin simgesi olduğuna inanılır. Bu nedenle hıdırellez günü, doğa ve insan sevgisinin gösterilmesi çok önemlidir.

Özellikle küçük kentlerde, kasaba ve köylerde hıdrellez için önceden hazırlıklar yapılır. Evler baştan aşağı temizlenir, giyilecek elbiseler yıkanır ve yiyeceklerle ilgili çeşitli hazırlıklar yapılır. Hıdrellez günü güneş doğmadan kalkılır ve kutlamalara katılınır. Hıdırellez kutlamaları genellikle çayırlarda, ağaçlık alanlarda ya da su kenarlarında yapılır. Birçok kutlamada olduğu gibi bunda da ateşler yakılır. Üzerlerinden atlanır; atlanırken de dilekler tutulur. Müzik çalınır, halk oyunları sergilenir, danslar edilir, konserler düzenlenir, çeşitli oyunlar oynanır, yarışmalar yapılır, kazananlara ve katılanlara çeşitli armağanlar ve madalyalar verilir. Genellikle bu öğeleri içeren etkinlikler yörelere göre birtakım değişiklikler gösterebilir. Etkinlikler sırasında doğaya zarar verilmemesine ve kirletilmemesine özen gösterilir.