Ocak Ayı Kitaplığım - 2022
Ocak Ayı Kitaplığım - 2022
Çevre Kirliliği ve Atıklar
Her gün çeşitli zehirli gazları, kimyasal maddeleri ve çöpleri çevremize saçıyoruz. İnsan kaynaklı bu tür zararlı maddeler yüzünden doğanın dengesinin bozulmasına çevre kirliliği deniyor. Bu kılavuz kitapta çevre kirliliğinin değişik yönleri (örneğin hava kirliliği, suların kirlenmesi, ozon tabakasındaki delikler, küresel ısınma, ses kirliliği ve görüntü kirliliği gibi) ele alınıyor.
Çevre kirliliğinin büyük bölümü sanayi kuruluşlarından ve ulaşım araçlarından kaynaklanıyor ama kitapta da göreceğiniz üzere, gerçekte hepimiz de bu kirlenmeye bir şekilde katkıda bulunuyoruz. Çevre kirliliğini durdurmak her ne kadar kolay olmasa da verdiğimiz zarar büyük boyutlara ulaşmadan önce çevreye olan zararlı katkımızı azaltmak ve önlemlerimizi almak zorundayız. Kitapta da bunun için gerçekçi yollar ve yöntemler anlatılıyor.
1, 2, 3 Hooop Brezilya’da
Sekizinci yaş gününde büyükbabası Martin’e küçücük bir paket armağan etti ve ona “Bütün yaşamım boyunca bir gezgin oldum. Şimdi dünyayı görme ve tanıma sırası sende. İhtiyacın olan her şeyi bu anahtarın açacağı gizli depoda bulacaksın” dedi. Gizli depoda büyükbabasının gezi albümünün yanı sıra, haritalar ve çeşitli araç gereçler de vardı. Bir de tuhaf bir kolye duruyordu. Kolyenin üzerinde kullanma talimatı yazılıydı.
Ertesi gün Martin, dedesinin sözüne uyup dünyayı gezmeye ve gezisine de Brezilya’dan başlamaya karar verdi. Gereksinim duyacağı her şeyi sırt çantasına yerleştirdi. Büyülü kolyeyi başından geçirdi. Gözlerini kapatıp “Brezilya” dedi. Sonra 1,2, 3 hoop…
Bu sürükleyici gezi kitabında Brezilya güzel bir öyküyle birlikte tanıtılıyor. İkliminden insanlarına, ünlü kumsallarından büyük kentlerine, gecekondu mahallelerinden olağanüstü Amazon yağmur ormanına kadar Brezilya’nın hemen her şeyi anlatılıyor.
Guguk Kuşunun Şarkısı
Geçirdiği gizemli kazadan sonra uyandığında, Triss bir şeylerin ters gittiğini fark etmişti. Kendisini hiç de eskisi gibi yani normal hissetmiyordu. Anıları çok bulanıktı. Sürekli aç hissediyordu; açlığı bir türlü geçmiyordu. Yediği zaman da karnı doymuyordu. Saçını taradığında garip bir şekilde yaprak parçacıkları çıkıyordu. Gözyaşlarının örümcek ağı gibi olması da bayağı ürperticiydi…
Triss önce delirmeye başladığını düşündü. Ama çok geçmeden başına gelen tuhaf ve korkunç olayların ardında yatan nedenleri ve gerçeği öğrenmeye girişti. Bu serüvene başlar başlamaz da bilinmeyenin ortasına atılmak ve ailesi için karanlık tasarıları olan tekinsiz bir mimarla yüzleşmek zorunda kaldı.